Son yıllarda ünlü sanatçıların isimleri polisin uyuşturucu ticaretine yönelik yaptığı operasyonlarda daha çok anılır hale geldi. 80’li yıllarda da benzer olaylar yaşanmıştı.
Ege Görgün (Landlord)
PKK terörünün palazlandığı 80’li yıllarda uyuşturucu ticareti de almış başını gitmişti. Öyle ki bu ticareti idaresinde söz sahbi olan “babalar” artık devlet otoritesini bile tanımayacak kudrette hissedecek kadar güç ve itibar sağlamışlardı.
Dönemin bu konuyla ilişkilendirilen en önemli isimlerinden biri de Behçet Cantürk’tü. Yılmaz Güney’e duyduğu hayranlıktan mı kaynaklı bilinmez Yeşilçam ünlülerine özel bir ilgisi olan Cantürk 80’li yıllarda bu tür isimlerle birlikte olmak için servetini ve nüfusunu kullanmaktan geri durmuyordu. 80’lerde dönemin şarkıcı-aktristlerinden Beyhan Baysal’la bu şekilde birlikte olan, 90’ların başında Suzan Avcı’nın kızı Binnaz Avcı ile sevgili olan Cantürk, yine 80’lerde Ahu Tuğba ve Oya Aydoğan’la gerçekleştirdiği yemekli-yat gezili bir Antalya buluşmasının ardından Tuğba’ya da kur yapmaktan geri durmuyordu. Tuğba ise söylediğine bu kurlara Cantürk’ün “tipi olmaması” sebebiyle karşılık vermiyordu.
Ne olduysa bu Antalya gezisinin ardından oldu. Ahu Tuğba, Oya Aydoğan ve “ünlülerin menajeri” olarak tanınan ve Tuğba’nın polise vereceği ifade de Şener’in temsil ettiği bazı isimleri “erkeklere sattığını” iddia edeceği Şakir Şener Ankara Esenboğa Havaalanı’nda uçaktan çıktıkları anda göz altına alınacaklardı. (18 Haziran 1984)
Polis Tuğba, Aydoğan ve başka bir yerde göz altına aldığı Baysal’ı Cantürk için uyuşturucu kuryeliği yapmakla suçluyordu. Üstelik iddialara göre Antalya’da yaptıkları yat gezisinde de uyuşturucu ikmali yapılmıştı. Ünlü sanatçılar bir paravan vazifesi görmüştü.
İşin ilginç yanı Tuğba 1983 tarihli Beyaz Ölüm filmde tam da polislerin kendisini konumlandırdığı noktada duran bir rol canlandırıyordu. Uyuşturucu kaçakçıları için kuryelik yapmak zorunda kalan ama çeteyi çökertmek için Tarık Akan’ın canlandırdığı komiserle işbirliği yapan bağımlı bir şov kızı.
Polisin listesinde Nil Burak ve Güngör Bayrak da vardı ama Tuğba, Aydoğan ve Baysal serbest bırakılıp haklarında takipsizlik kararı alınınca bu iki isim sorgulanmaktan kurtuldu.
Konuyla ilintili bir diğer önemli ayrıntısı da yine bir Yeşilçam siması olan Kenan Kalav’ın 90’ların hemen başında İspanya’da havalanında bavulunda 2.5 kilo erinle yakalanması. Beş yıl hapis yatan Kalav 1996’da şartlı tahliye olmuştu.
Behçet Cantürk 1994’ün 14 Ocak’ı 15 Ocak’a bağlayan gecesi, Sapanca’nın Kırkpınar ilçesi yakınlarındaki faaliyette olmayan bir dinlenme tesisinin arazisinde derin devlet güçlerince şakağına sıkılan tek kurşunla infaz edildi.
Kaynak: Nokta Dergisi (25 Haziran 1984) / Behçet Cantürk’ün Anıları – Soner Yalçın (Doğan Kitap)
