Sevmediğim huylarımdan biri de normal piyasa fiyatından ucuz bir şey gördüm mü, ille de satın almam. Carrefour’a her gidişimde o indirim sepetlerindeki DVD’lere ve VCD’lere saldırıyorum misal. İyi filmlerin çoğunu zaten önceden edindiğim için, öyle matah şeyler olmaz içlerinde ama,yine de alırım. Geçen hayatımda ilk kez MediaMarkt denen yere gittim. Hani açılış gününde insanlar Darwin’i haklı çıkaran bir davranış modeli sergiliyorlar ya, orası işte. Ben yine de bir gün bu açılışlardan birinde karşılarına 2001 Uzay Macerası‘ndaki gibi siyah bir monolit çıkacak bunların ve evrimleri start alacak diye küçük bir umut besliyorum içimde .
Ege Görgün (Landlord)
Çok uzattım yine bak. Sözün kısası MediaMarkt denen o yerde yok pahasına satılan bir sürü DVD vardı. Çoğu 1,90 YTL olmak üzere 15 -20 tane film aldım. İtiraf ediyorum bir tanesini hakkında hiçbir fikrim yokken, sırf ucuz olduğu ve kapağında savaş/aksiyonvari bir fotoğraf olduğu için aldım. Filmin adı Ölüm Bataklığı (Southern Comfort) idi.
Filmleri eve gelince bir kenara attım. Seyretmeye başladım birer birer. O filme işe yaramaz B-tipi bir aksiyon olduğundan emin olduğum için elim hiç gitmiyordu. Bilmediğim bir film ne kadar iyi olabilirdi ki. (Kardeşim, kapağın bir arkasına baksana, kim oynuyormuş, kim yönetmiş, mevzusu neymiş. Yok!)
Günler sonra nihayet, bir takım gecikmiş yazılarımı bitirdikten sonra, yine seyredeyim diye değil de, bir bakayım diye aldım bu filmi taktım DVD oynatıcıya. Daha ilk birkaç dakikasında öyle çok kötü bir film olmadığını hissettim. (E, o kadar olsun artık yani.) Kapakta Keith Carradine‘ın ve Powers Boothe‘un resmini görmüştüm ama kadronun bu kadarla kalmadığını anlamam için de yetti bu süre: Fred Ward ve Peter Coyote de vardı. Sonra yazılar akmaya başladı. Filmin yönetmeni Walter Hill idi. Johnny Handsome, Last Man Standing, The Warriors, 48 Saat, Crossroads, Kızıl Ateş (Red Heat) gibi filmleri yöneten, Aliens’ın hikayesini yazanlardan biri olan Walter Hill. Filmin müziklerini ise bir başka usta Ry Cooder yapmıştı.
1981 yapımı Southern Comfort aslında belirgin bir şekilde ikinci bir Deliverance olmak üzere çekilmiş görüntüsü veriyor. Milis kuvvetlere (part-time ordu) bağlı bir manga askerin tatbikat maksadıyla Louisiana bataklıklarına girmesiyle başlıyor film. Kısa süre sonra yollarını kaybediyorlar, sonra da içlerindeki bir salak yüzünden bataklık sakinlerinin (Cajunlar) öfkesini üzerlerine çekiyorlar. Bu noktadan itibaren bataklıkta bir ölüm-kalım mücadelesi başlıyor. Bir yanda bir günlüğüne asker olmuş, işin dalgasında siviller, diğer yanda bataklığı avucunun içi gibi bilen acıması avcılar.
Açıkça zamanında büyük ses getiren bir film olan Deliverance‘ın (1972) dümen suyuna gitse de (filmin fragmanında ve afişinde bile Deliverance gündeme getiriliyor zaten), bu kez orta ve üstü sınıf yerine, alt-tabakadan karakterleri bir araya getirdiği için nispeten farklılaşıyor Southern Comfort.
İkinci önemli nokta ise filmde Slasherlar aracılığıyla Kuzey Amerikalılar’ın yüreğine salınan Redneck (Güney Amerikalı köylü / dağlı) paranoyasının ilk dönem yansımalarından birine tanık olmamız. İç savaştan beri süre gelen ve ırkçılığı varan sınıfsal bir uçurum bu.
Southern Comfort’un final bölümü ise şüphesiz filmin en güçlü yanı. Gerilimin ve kuşku duygusunun bir iki dakikalığına zirve yaptığı bu bölüm için bile filmi seyretmeye değer. İşin ilginç yanı tüm bu gerilimin herkesin gülüp dans ettiği, yiyip içtiği bir ortamda ve eğlenceli bir müzik eşliğinde cereyan etmesi. Filmin bu anları bana bir başka önemli filmi anımsattı: The Wicker Man. Robin Hardy‘nin yönettiği 1973 yapımı bu filmin 2006’da Nicolas Cage‘li yeni versiyonu da çekilmişti.
Fanatik Video’nun genel malitesi bu DVD’ye de yansımış tabi. Yalnızca 2.0 ses seçeneği, VCD tadında bir görüntü, özel seçenek fakirliği…
Bu arada merak edenler olabilir: Southern Comfort baharat ve meyve liköründen elde edilen bir viski türü. 1870’lerde Güney’in bataklık bölgelerinde muhtemelen kaçak olarak keşfedilmiş bu viski sonradan legal olarak da üretilmeye başlanmış.
