1952’de yazılmış bir kitaptan bahsedeceğim size önce Bu kitap 1957’de En İyi Film Oskarı’na layık görülen ve başrol oyuncusu Alec Guinness’e En İyi Erkek Oyuncu Oskarı’nı kazandıran The Bridge over the River Kwai yani Kwai Köprüsü. Ne ilgisi var diyeceksiniz? Şöyle…
Bu filmin başarısı savaşı yerinde bizzat yaşamış, düşmana esir düşmüş, ölümle birçok kez burun buruna gelmiş bi yazarın elinden çıkma bir romandan uyarlanmasında yatıyordu.
Pierre Boulle 20 Şubat 1912 – 30 Ocak 1994) II: Dünya Savaşı’nın patlak vermesinin ardından Hindiçini cephesine gitmişti. Burada Peter John Rule adıyla gizli ajan olarak görev yapan Boulle Çin, Hindiçini ve Burma’daki direnişe destek oldu. Boulle 1943 yılında Mihver Devletleri’nin yardakçılığını yapmak üzere Almanlar tarafından kurdurulan alternatif Fransız Devleti, Vichy Fransası’nın askerlerine esir düşüp çalışma kamplarının zor koşullarında hayatta kalmayı başardı. Légion d’honneur nişanıyla birlikte iki farklı madalya daha alan Boulle savaş deneyimlerini My Own River Kwai (Benim Kwai Nehrim) adlı anı kitabında tafsilatlıca anlattı. Ama asıl Boulle’e asıl başarıyı 1952’de savaş anılarından faydalanarak yazacağı roman getirecekti: Le Pont de la rivière Kwaï.
Kitap 415 kilometrelik bir demiryolu hattı inşa etmek zorunda bırakılan savaş esirlerini konu alıyordu. Böyle bir tren yolu gerçekten vardı ve 16 bin esir ve 100 Asyalı’nın yapımı sırasında öldüğü düşünülen bu hat çoktan Ölüm Hattı 
adını almıştı. Roman 1957’de David Lean tarafından beyazperdeye taşındı. Kazanacağı Oskarlar’dan biri de En İyi Uyarlama Oskarı olacaktı filmin. Senaryo yazımına katılmamasına ve İngilizce bilmemesine rağmen, gerçek senaristleri Carl Foreman ve Michael Wilson hükümetin o dönem pek meşhur olan meşhur komünist radarına girdiği için jeneriğe adı senarist diye geçen Boulle teslim aldı bu ödülü. Oscar töreni tarihinin en kısa konuşmasını sundu izleyenlere: Merci.
Boulle peşi sıra gelen çok sayıda iyi satan kitabın ardından 1963’te müthiş bir bilimkurgu eseri ortaya koyuyordu: Maymunlar Gezegeni (Maymunlar Gezegeni ülkemizde ilk kez 1971 yılında Okat Yayınevi’nin Uzay Serisi’nden çıkmıştı.) Bu romanyayınlandıktan 5 yıl sonra yönetmen Franklin J. Schaffner tarafından beyazperdeye taşınacaktı. Charlton Heston’ın başrolünde olduğu film öyle beğenildi ki 4 devam bölümü çekildi bu filme.
Beneath the Planet of the Apes (1970)
Escape from the Planet of the Apes (1971)
Conquest of the Planet of the Apes (1972)
Battle for the Planet of the Apes (1973)
Yetmedi, televizyon dizisi yapıldı bu seri. Hollywood’un dahi çocuğu Tim Burton 2001’de kendi versiyonunu çekti.
Maymunlar Cehennemi: Başlangıç ise hikayenin en başına gitmeyi seçiyor. Maymunların dünyayı nasıl insanları elinden aldığına bir kılıf uydurulmaya çalışılıyor filmde. Buna uygun üretilen senaryo gişe odaklı filmlerin dinamiklerine uygun bir seyir matematiğiyle seyircinin karşısına getiriliyor. 
Ayrıntılara çok kafa yormadıktan ve öncül filmlerle olan bazı uyuşmazlıkları görmezden geldikten sonra sürükleyici, keyifle izlenen bir yapım Maymunlar Cehennemi: Başlangıç. Çok ehemmiyetli bir film değil elbette, ama prodüksiyon ekibinin görsel-teknik anlamda kusursuz bir iş çıkardıklarını belirtmek lazım. Tabi orijinal filmin hayranları bu filmi seriye kabul edebilirler mi bilemem. Çünkü Maymunlar Cehennemi: Başlangıç başlangıcı olma iddiasını taşıdığı orijinal seriden daha çok George A. Romero‘nun 1988 tarihli filmi Monkey Shines’ı akla getiriyor. Filmin bir sahnesinde ise King Kong’u anıyorsunuz. Bu sahnede onlarca maymun bir binanın yüzeyine tırmanıyorlar. Tıpkı King Kong’un Empire States’e tırmandığı gibi. Ama sanki King Kong intikamını almak için şehre bu kez uçaklara kolay hedef oluşturan o dev cüssesiyle değil de, bin parçaya bölünüp hedef küçülterek dönmüş. Elbette belli ki bu anıştırma bilinçli olarak konmuş filme. Zekice.
Twitter hesabımdan paylaştığım bir cümleyle bitireyim:
“Maymunlar Cehennemi: Başlangıç’ı seyrederken insanların tarafını 1 an bile tutmadığımı fark ettim. Maymundan geldik, maymuna mı gidiyoruz, ne!”
Maymunlar Cehennemi: Başlangıç
Rise of the Planet of the Apes
[xrr rating=3.5/5]
Yönetmen: Rupert WyattSenaryo: Rick Jaffa, Amanda Silver (Pierre Boulle’un La planete des singes romanına dayanarak)Oyuncular: James Franco, Freida Pinto, John Lithgow, Andy Serkis, Brian Cox Yapım: 2011, ABD, 105 dk.
