Duygularını, düşüncelerini ya da dünya görüşlerini ifade etmek kimi zaman yeterli gelmez insana. Ama hayal gücünün ürünlerini de somutlaştırmak da yetersiz kalır kimi zaman. İşte bu gibi anlarda insan, huzuru bulduğu o anları, ona aradığı mutluluğu sağlayacak en mütevazi hayatları düşler. Ancak bu düşler, gerçekleşmekten sanıldığı kadar da uzak değildir. İnsanın huzuru burada bulmasının sebebi de budur zaten, bu mutluluğa umut bağlayabiliyor olmasıdır.
Şehrin gürültüsünden uzakta, denizin eşsiz maviliği içinde olmayı oldukça seven, Bozcaada insanın da yakından tanıdığı Ata Demirer, yönetmenliğini Eyvah Eyvah serisinden hatırladığımız Hakan Algül’ün üstlendiği yeni filminde o çok sevdiği hayattan bir kesit sunuyor izleyiciye. Senaryosunu kendi yazdığı Olanlar Oldu’da Demirer, İzmir’in Seferihisar ilçesinde yaşayan ve hayatını denizden kazanan bir adamı canlandırıyor. Filmde Demirer’e başta Tuvana Türkay olmak üzere Salih Kalyon ve Ülkü Duru gibi isimler de eşlik ediyor.
Ege kıyısında küçük bir kasabada tekne turları düzenleyerek geçinmeye çalışan Zafer Kaptan (Demirer), annesi Döndü Hanım’ın (Demirer), kızı ve damadıyla işlettiği pansiyonda kalmaktadır. Oğlunun mürüvvetini görmek için sabırsızlanan Döndü, eski sevgilisi Mehtap (Seda Güven) ile arasını yapmaya çalışmaktadır. Ancak Zafer gönlünü tatil için İstanbul’dan Sığacık’a gelen ünlü oyuncu Aslı’ya (Tuvana Türkay) kaptırmıştır. Acaba Zafer annesine, ailesine ve Aslı eski sevgilisine rağmen Aslı’nın gönlünü kazanmayı başarıp ve onu gürültülü İstanbul sokaklarından sessiz Ege sahillerine gelmeye ikna edebilecek mi?
Olanlar Oldu için Ata Demirer’in “kişisel” filmi demek pek de yanlış olmasa gerek. Zira Demirer ne izleyiciyi güldürmek için yoğun bir çapa harcıyor ne de bir mesaj iletmenin ya da bir sonuca varmanın kaygısını taşıyor. Hatta filmi tatiliyle, daha doğrusu çok sevdiği denizle birleştirmiş diyebiliriz. Ancak Demirer’in ortaya çıkardığı para kazanmak için yapılmış alelade bir iş değil kesinlikle. Olanlar Oldu’nun parayla pulla bir ilgisi olmadığını söylemek çok daha doğru olur şüphesiz. Bu proje aslında bir adamın yazdığı günlük misali, hayattan yorulmuş ve biraz da sıkılmış bir adamın ayna karşısına geçip konuşması, bir salla denizin sessizliğe açılık kendiyle baş başa kalması gibi. Sorgulamadan uzak, kendine uzaktan bakma niyeti taşımayan bir içe dönüş adeta. Bir adamın sessiz haykırışı.
Daha önce benzeri beldelerde benzeri hikayelerini dinlediğimiz/izlediğimiz Ata Demirer’in yeni filmi Olanlar Oldu, basit ama keyifli, sıradan ama eğlenceli bir film. Bir buçuk saatin üzerindeki süresine rağmen belli bir ritimde ilerleyen hikaye izleyiciyi kahkahaya boğmasa da en azından keyifli vakit geçirme imkanı sunuyor. Daha ziyade bir televizyon filmi havasına sahip olan Olanlar Oldu, klişelerine ve sıradanlığına rağmen anlattığı o tatlı aşk hikayesiyle, kabak tadı vermeye başlayan absürt komedilere bir alternatif oluşturuyor. Vizyonun güçlü filmlerinden biri değil, izledikten birkaç gün sonra da muhtemelen hafızalardan silinecektir. Ailecek bir kaçamak yapmak isteyen izleyiciler için ideal bir tercih.