The Best Of Bond… James Bond
James Bond serisinden çıkan her yeni film bir şarkıyı da gündeme taşır. Bu albümde başlangıcından itibaren James Bond filmleriyle anılan 24 şarkı yer alıyor.
Shirley Bassey, Tina Turner, A-ha, Duran Duran, Chris Cornell, Moby, Garbage, Madonna ve Nancy Sinatra gibi isimlerden dinleyeceğimiz şarkılar sizi yalnızca sinemasal nostaljiye sürüklemeyecek, bir zaman yolculuğuna da çıkaracak.
Sıkı bir arşiv için vazgeçilmez bir parça.
The Best Of – Radiohead
Pek çoklarına göre dünyanın en iyi grubu, onlara katılmayanların bile dünyanın en iyi gruplarından biri olduğu kabul ettiği Radiohead’in iki CD’lik, 29 şarkılık en iyiler derlemesi. Albümün içeriği seçilirken şarkı ıskalandığın söylemek pek mümkün değil. İyi ve doyurucu bir seçki bu. EMI’nin milli takım seçicisi Fatih Terim’den daha hakkaniyetli bir iş çıkardığını söylemek mümkün. Diğer yandan Radiohead’in bu albümün oluşum sürecinde projeye dahil olmadığını, bir anlamda bu projeyi onaylamadıklarını da belirtmek lazım. Buradaki hakkaniyet durumu biraz tartışmalı anlayacağınız… Vokal/gitarda Thom Yorke, basta Colin Greenwood, gitarda Jonny Greenwood, gitar/vokalde Ed O’Brien, davulda Phil Selway’den teşekkül eden ve 90’lı yılların rock müziğine damgasını vuran Radiohead’in belge niteliğindeki bu albümünü edinin derim.
Piece of My Soul – Garou
Notre Dame de Paris’te Quisamado’yu canlandırırken seslendirdiği Belle isimli şarkısı sayesinde geniş kitleler tarafından tanınan Fransız şarkıcı Garou bu kez İngilizce bir albümle karşımızda. Şarkıların kalitesi ve çeşitliliği şaşırtıcı. Şarkılarının her biri keyifle dinlenen, orta yaş kıvamlı, rock eksenli, çok çağrışımlı bir albüm. Kimi zaman Joe Cocker’ı, kimi zaman Peter Gabriel’i hatta Roxette’i anıyorsunuz şarkıları dinlerken. Ama bu yüzden Garou nerde diye merak ettiğiniz de olmuyor değil.Çok orijinal değil ama dinlemesi keyifli.
“Prodüktör Peer Astrom bütün şarkıları parlatmış, ama kişilik verememiş. Böylece Garou da Celine gibi bu şarkıları görünmeye çalıştıkları gibi önemliymiş gibi göstermek için tüm maharetini ortaya koyuyor.”
T’Cha Dunlevy, Gazette Music Critic
Seven Lives Many Faces – Enigma
Camiada Curly M.C. olarak da bilinen 50 yaşındaki Michael Cretu, 1990 yılının sonbaharında Sadeness Part I ile başlattığı Enigma projesini devam ettiriyor. Seven Lives Many Faces bu uzun soluklu yolculuğun yedinci durağı. Eskiye nazaran daha elektronik bir altyapıya sahip bu albümün sürprizlerinden biri de Cretu’nun oğulları Nikita ve Sebastian’ın da albüme katkıda bulunması. “The Same Parents” adındaki pasifist ve ırkçılık karşıtı şarkıda Nikita ve Sebastian’ın da sesini duyacaksınız. Cretu bu albümü ne kadar önemsediğini şu sözlerle belirtiyor. “Hiçbir albümü kaydederken bu albümü kaydettiğim zamankinden çok keyif almamıştım. Bu albümün hazırlanması benim için bir iş değil, bir mutluluk kaynağı oldu.”
Great Artists at the Movies
Unutulmaz filmlerin bazı sahnelerinin daha da bir unutulmaz olmasının sırrı, o sırada olaylara ve oyunculara eşlik eden bir şarkıdır. İşte 2 CD’lik bu albümde yer alan 32 şarkının her biri, tabi eğer bizim gibi sisnema sevdalısıysanız böylesi akıllardan çıkmaz bir film sahnesini gözünüzün önüne getirecek.