Ünlü fotoğrafçı Anton Corbijn; Depeche Mode, U2 ve Metallica için hazırladığı videoların ardından 23 yaşında intihar eden Ian Curtis’in yaşamını anlattığı Kontrol (Control) ile sinemaya adım atmış ve birçok ödül kazanmıştı. Centilmen (The American) ve İnsan Avı’ndan (A Most Wanted Man) sonra bir efsanenin daha yaşamından kesitleri beyazperdeye taşımaya karar verdi: 24 yaşında hayatını kaybeden James Dean.
Serkan Çellik
Life, James Dean’i anlatır gibi yaparken aslında fotoğrafçı Dennis Stock’tan bahsediyor. 16 yaşında orduya katılmış, 17 yaşında evlenmiş, çocuğu olacağını öğrenmeden karısından ayrılmış ve yaşadığı acıları fazlasıyla ciddiye alan biri. Üstelik çok yetenekli bir sanatçı olduğunu düşünüyor. James Dean’in de büyük bir yıldız olacağı inancında. Peşine düşüp fotoğraflarını çekmeye çabalıyor. Dean ise buhranlarda. Dikkatini çekse de bu genç adam, fotoğraf vermeye gönlü yok.
Başrol olarak Robert Pattinson’un adı yazıldığından bunun bir James Dean biyografisi olduğunu iddia etmek güç. Ama Dennis Stock da kurgulanmış biri olmadığından ve onun yaşamı da anlatıldığından Life’ın türü biyografi oluyor ve Stock’un ilgi öznesi baştan sona Dean ve perde süreleri çok farklı değil. Kafa karıştırıcı bir durum. Yolları kesişmiş iki ayrı insanın yaşamları anlatılıyor. Stock için milat Dean’in peşine düşüşü. Dean içinse ilk başrolü East of Eden. Film Dean’in ölümünden bahsederek noktalanıyor, Stock’un ise başarılı bir fotoğrafçı olarak 81 yaşında öldüğünü söylüyor. Eğer bu bir Dennis Stock filmiyse, neden Dean’den sonra perdede var olmasına izin verilmiyor?
Bütün bunları düşününce Life’ın bir dostluk öyküsü olduğuna karar verebiliriz. İki erkek arasındaki ilişki. Tanışma sahneleri bilinçli ya da bilinçsiz homoerotizm kokuyor ancak bir daha asla bundan söz edilmiyor. Stock’un tek istediği fotoğraflar. Elde ettiği anda Dean ile yollarını ayırıyor. Oysa Dean istemeye istemeye de olsa sırf Stock’u yanında tutabilmek için çektiriyor fotoğrafları. Sürekli bir yerlere davet ediyor onu, birlikte olmak istiyor. Stock çıkarcı, Dean ise arkadaş arıyor.
Life temiz görüntülere sahip ortalama bir film olarak akıllarda kalabilir ancak son yılların en kötü biyografisi. İki karakterini de tanıtamıyor beş saat hissedilen 111 dakikalık süresinde. Dean neden buhranlarda, neden öyle konuşuyor, hayatla alıp veremediği ne? Mutsuz mu, eksiği ne, motivasyonu ne, nasıl bir seks ikonu oldu? Bunları öğrenmek için gidip bir James Dean biyografisi okumak zorundasınız hala. Film Dean’i ilginç biri olarak bile gösteremiyor. Gerçekten bu büyük yıldızın neden büyük olduğunu merak etmemizi sağlayamıyor, kaybının önemini anlamamızı da. Fotoğrafçı Stock içinse durum daha vahim. Dean’e senin acıların gerçek değil deyip duruyor ancak onun neden acı içinde olduğu da film boyunca anlaşılamıyor ve sonrası için de umursamamız mümkün olmuyor.
Life’ın neresinden tutsanız elinizde kalacak senaryosu James Dean karizmasının gölgesi olamayacak Dane DeHaan yüzünden daha da göze batıyor sanki. Gerçekten perdede büyüyen, enerjisiyle gözümüzü boyayabilen, karikatür durmayan bir aktör olsaydı Dean rolünde, kusurlar bu denli rahatsız edici olmazdı. Robert Pattinson beraber oldukları her sahnede efsane yıldıza atfedilen görüntüyü ezip geçiyor. Sonuç, hüsran.
Life *-
Yönetmen: Anton Corbijn
Senaryo: Luke Davies
Oyuncular: Robert Pattinson, Dane DeHaan, Peter Lucas
2015 / Kanada-Almanya-Avustralya-ABD / 111 dk.