Ercan Dalkılıç
Türkiye’de sinema yazınını başlatan isimlerden; eleştirmen, gazeteci, yazar gibi ünvanların yanında o bir mimar! Türk Sineması’nın 100. Yılı nedeniyle bu seneki İstanbul Kitap Fuarı’nın...
Sitede ara...
Türkiye’de sinema yazınını başlatan isimlerden; eleştirmen, gazeteci, yazar gibi ünvanların yanında o bir mimar! Türk Sineması’nın 100. Yılı nedeniyle bu seneki İstanbul Kitap Fuarı’nın...
Bazı yazarların yeni romanlarını beklemek, uzun yola gitmiş bir sevgilinin dönüşünü beklemek gibidir. Hasan Ali Toptaş’ın yeni romanı Heba'yı da, uzun yoldan dönen bir...
Spor gazeteciliğine lisede tuttuğu defterlerle başlayan Tezcan, profesyonel anlamda kariyerine Spor&Spor dergisinde başladı. Sonraki yıllarda Yeni Yüzyıl, Yeni Binyıl, Radikal ve Fanatik gazetelerinde çalışan...
Bir süredir “Ramiz Dayı” röportajları okumaktan, yani medyanın, haberleriyle sanki Ezel’den önce Yeşilçam’den önce Tuncel Kurtiz diye biri yokmuş gibisinden popülist bir hava yaratmalarından...
Kompleksleriyle barışık, onlarla yaşamayı öğrenen Yaşar Alptekin, 19 yaşında yenmiş dudak kompleksini. Adana’da bir defilede kadını biri “Ne güzel dudakları var, aşka davet ediyor,”...
Fıkra gibi. Bir komşuları vefat edince hanımı İlyas Salman’a, “yürü kalk cenazesine gidelim,” demiş. “Yok,” demiş Salman, “Dirisini sevmezdim, ölüsünü mü seveceğim.” Hanımı ısrar...
Biz Hürriyet'te yazıyoruz işte. Ben, Emin Çölaşan, Tufan Türenç, Oktay Ekşi var. Türk medyasındaki en sert, en eleştiri dozu yüksek, hatta zaman zaman suç...
Soru sordukça aldığım yanıtların ağırlığında ruhum parçalanıyordu. Soruları bırakıp cevaplarla baş başa kaldığımda infilak edecek gibiydim. Yaşadığı kalabalıklar içinde ağaçtan düşen bir yaprak gibiydi...
Gayrettepe’de, İstanbul’a yükseklerden bakan bir dairedeyim. Salonda Ayşe Şasa’yı bekliyordum. O sakinlikte müthiş bir huzur vardı. Aynı zamanda adını bir türlü koyamadığım bir hüzün....
1. Oy Bana Bana (Cem Karaca-Apaşlar) 2. Ne Ola Yar Ola (Barış Manço- Kurtalan Ekspres) 3. 2023 (Barış Manço-Kurtalan Ekspres) 4. Haberin Var mı...
Gayrettepe’de, İstanbul’a yükseklerden bakan bir dairedeyim. Salonda Ayşe Şasa’yı bekliyordum. O sakinlikte müthiş bir huzur vardı. Aynı zamanda adını bir türlü koyamadığım bir hüzün....