BİZİ TAKİP ET...

Sitede ara...

Sinema tarihinde korku türünde çekilmiş ilk film olarak, Georges Méliès’nin 1896 tarihli Le Manoir du Diable (The Haunted Castle) adlı filmi kabul edilir. 1900’lere gelindiğinde özellikle Alman Sineması’ndan çıkan Das Cabinet des Dr. Caligari (1920), Der Golem (1920) ve Nosferatu (1922)gibi filmler, günümüzde ilk korku filmi denildiğinde akla gelen en baskın örneklerdir. Alman Sinemasından Çin Sinemasına kadar genişleyen bir yelpazede, korku türü çerçevesinde sessiz sinemanın nadide örneklerinden biriyle bu hafta yeniden birlikteyiz.

Tuğba Keleş

İlk İtalyan Korku Filmi: Rapsodia Satanica 1915*

Sinema tarihinde korku türünde çekilmiş ilk film olarak, Georges Méliès’nin 1896 tarihli Le Manoir du Diable (The Haunted Castle) adlı filmi kabul edilir. 1900’lere gelindiğinde özellikle Alman Sineması’ndan çıkan Das Cabinet des Dr. Caligari (1920), Der Golem (1920) ve Nosferatu (1922)gibi filmler, günümüzde ilk korku filmi denildiğinde akla gelen en baskın örneklerdir. Alman Sinemasından Çin Sinemasına kadar genişleyen bir yelpazede, korku türü çerçevesinde sessiz sinemanın nadide örneklerinden biriyle bu hafta yeniden birlikteyiz.

Sinema tarihinde korku türünde çekilmiş ilk film olarak, Georges Méliès’nin 1896 tarihli Le Manoir du Diable (The Haunted Castle) adlı filmi kabul edilir. 1900’lere gelindiğinde özellikle Alman Sineması’ndan çıkan Das Cabinet des Dr. Caligari (1920), Der Golem (1920) ve Nosferatu (1922)gibi filmler, günümüzde ilk korku filmi denildiğinde akla gelen en baskın örneklerdir.  Alman Sinemasından Çin Sinemasına kadar genişleyen bir yelpazede, korku türü çerçevesinde sessiz sinemanın nadide örneklerinden biriyle bu hafta yeniden birlikteyiz.

 Tuğba Keleş

1915 (1917?) tarihli İtalyan filmi Rapsodia Satanica, şair ve edebiyat eleştirmeni Fausto Maria Martini’nin Alba D’Oltravita adlı şiirinden yola çıkılarak çekilmiş. Söz konusu şiirin esin kaynağı ise Goethe’nin ölümsüz eseri Faust. Tür olarak fantastiğe daha yakın dursa da, insan ruhunun karanlığı ile ilgili olması dolayısıyla “korku” alt başlığını sonuna kadar hak ediyor film.

İhtiyar Leydi Alba D’Oltrevita, yeniden genç olabilmek için şeytanla anlaşma yapar. Gençlik ve güzelliğin şehvetine kapılan Leydi, Tristram ve Sergio adındaki iki erkek kardeşle gönül eğlendirirken, Sergio’nun aşkına karşılık vermeyerek, adamın intihar etmesine neden olur. O andan itibaren Leydi Alba, Tristram ve Sergio’nun hayatı bir daha asla eskisi gibi olmayacaktır. Sergio’nun ölümünden sonra pişman olan ve üzüntüye kapılan Leydi Alba, güzelliğin gururuna kapılarak dolaylı yoldan işlediği cinayetten sonra ruhunu tam anlamıyla şeytana kaptırmaktan kendini alıkoyamaz.

Günümüzden bakıldığında olağan bir hikâyeyi işlermiş gibi görünen film, yönetim, oyunculuk ve müzik gibi pek çok açıdan dört dörtlük bir sanat filmi bir yandan da. Başrolde Leydi Alba’yı canlandıran oyuncu Lyda Borelli, döneminin bir numaralı oyuncusu, tam anlamıyla bir diva. Kariyerine gazeteci olarak başlayan yönetmen Nino Oxilia ise 1900’lerin başlarında gazeteciliğin yanı sıra şair ve senarist olarak da çalışmış. Rapsodia Satanica, yönetmenin son filmi olmakla birlikte Oxilia, 1917 yılında, 1. Dünya Savaşı’nda, genç yaşta can vermiş. Sessiz sinemanın vazgeçilmezlerinden müzik, Pietro Mascagni tarafından bestelenmiş. Mascagni, döneminin ünlü besteci ve orkestra şeflerinden biri. En bilindik eseri Cavalleria Rusticana.

Sessiz sinemanın iyi örneklerinden biri olarak adını tarihe yazdıran Rapsodia Satanica, bir başka Faust uyarlaması olarak bir kenara not düşülebilecek bir film.

Film, şuradan izlenebilir.

Rapsodia Satanica

Yönetmen: Nino Oxilia

Senaryo: Fausto Maria Martini (şiir), Alberto Fassini (Alfa-senaryo)

Oyuncular: Lyda Borelli, Ugo Bazzini, Andrea Habay, Giovanni Cini

Yapım: 1915/17? İtalya, 44 dk.

 

 

*Filmin ilk İtalyan korku filmi olduğuna dair herhangi bir resmi kayıt bulunmamaktadır.

Bonus: Rapsodia Satanica, The Mechanical Man adında ikinci bir filmin de kapısını açtı bana. 1921 İtalyan yapımı The Mechanical Man, bilim kurgu türünde 80 dakika olarak çekilmiş, fakat günümüze yalnızca 26 dakika olarak ulaşabilmiş ilginç bir yapım, bir robot filmi de denilebilir kısaca. Bir bilim adamının icat ettiği robot, kötü adamların (kadın aslında) eline geçer ve macera başlar. André Deed tarafından yönetilen film, 2005 yılında  Alpha Video tarafından yeniden gün yüzüne çıkarılmış. Merak edenler filmi buradan izleyebilirler.

 

 

İlginizi çekebilir...

Basın Bülteni

“Herkes için Adalet” ilkesiyle 14. kez sinemaseverlerle buluşacak olan Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali, Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenen, Pınar Altuğ Atacan...

Advertisement

tersninja.com (2008-2022)

  • Bizi takip et