Radyoda maç anlatan spikerin sesi azalarak kesilir ve: Nev York’tan gol haberi var! Tribünler ayakta! (Mekan: Dış, Efekt: Çarşı grubunun tezahürat sesleri dip gürültü hâlinde). Evvet sayın okurlar, acar muhabirimiz Cenk Büker yine olmazları olduruyor! Çifte gidip, şaşkın bakışlar arasında okeyi yeşil çuhanın tam ortasına çakıyor. Menajeri Dingil Sayrıs’ın tövbeler tövbesi asistiyle abandığı dömi vole doksanlardaki örümcek ağlarını alıyor. Çağımızın belki en yakışıklı jönüne ait son filmin Türkiye prömiyeri öncesi duble voli sayın okur! Heyecan had safhada!
Cenk Büker
Bu seferki bir makas el, bir rocker, bir korsan, harikalar diyarından bir çikolata fabrikatörü! Evet anladınız siz onu… Bayanlar baylar ve şimdi karşınızdaaa; ayna çatlatan, damak yaran, ezber bozan; kâinatın sevgilisi, genç kızların masaüstü resmi, geceyarısı ruyası,cüzdan PVC’si, bilcümle mastırda hafızalardaki imajı kullanma rekoruna haizzz… Johnny Depp!..
Selam Con!
Hi Cjenk!
İyi gördüm seni –sanki her gün görüyoz ya, heyecandan ne diyeceğimi şaşırdım işte. Nasıl gidiyor?
Walla n’lsun be Cjenk, bu devirde ne kadar olursa, idare işte…
Hafız, idare derken biraz ayıp olmuyo mu ama? Afrika’da çocuklar bidon kapağından su içerken felan?..
Ha yok yani, kendi bağlamımda. Yoksa dünyanın çivisi çıkmış o ayrı.
Bir takım inanışlara göre 21 mayıs sonmuş zaten. Kâinatta game over olacak diyorlar. O yüzden boşver, takma kafana tokadan başka…
Yok, beni yanlış anlamanı da istemem, öyle duyarsız biri de değilim hani. Bak misal son filmde ekip üşümesin diye kendi cebimden mont aldırdım.
Yardımsever biri olduğunu duymuştum.
Hayır, böyle şeyleri zikretmek bize yakışmaz ama KDV hariç 64.200 dolar tutmuş. Fiş almayınca indirim hesabı.
-Muş derken?
Ben asistanıma şey ettiydim, o yüzden tam rakamı bilmiyodum. Gelirken IMDb’den baktım şimdi…
Eleman mı çok, mont mu pahalı? Neyse bana bak şimdi asıl ne diycem, abi bakıyorum da sende hakikaten bir, nasıl desem bir aura, bir star kumaşı var ha..
Kumaş derken? O kumaşın topu bende be usta!
Oraya da gelicez dur. Yani senden olur diyorum.
Abi daha ne olacak, ben burada dünyaları koparıyorum sen ne diyorsun be Cjenk!
Cjenk değil bu arada, cenk abicim cenk.
Pardon. Ama C’yi de küçük söylüyorsun bak, mütevazı adamsın.
Tevazu derken şöyle bir daha, bir daha alıcı gözüyle bakıyorum ki sana, aslında bayağı aynıyız be hocam. Hani sende de iki tane göz, üstelik benimkiyle aynı renk, saçlar kestane felan…
Saç derken?
Ha sen önden bakınca görünmüyo tabi, -kafayı profilleyerek- bak… Ayrıca sanılanın aksine kızların büyük çoğunluğu dazlak adam sever. Bir kere çoğunun babası dazlak, Odipus kompleksi şekli… Niye öyle gözlerini kısa kısa bakıyon ki şimdi? Hazır sırası; sendeki bütün olay gözlerdeki sürme hacı, onları bir silsen var ya, kunduz gibi kalırsın. Bütün havan pısar ben sana söyliyim. Any hard feelings?
Yok yok, aksine sevdim seni Cengo. Uzun zamandır benimle böyle harbici konuşan pek olmamıştı.
Yav madem öyle, gel sana bir şey daha söyliyim. Ama bak darılmaca gücenmece yok, dost acı söyler. Babacım sen şimdi benden 10 yaş daha büyüksün. Şimdi derken eskiden de vardı bu yaş farkı, gün geçtikçe kapanmıyo yani, yanlış anlama olmasın. Bundan, çok değil bir 20 sene evvel hadiseye uyanmış, sana trampalayıp erketeye yatmış olaydım şu an ben de dünyaca meşhur bir Jack Bouker falandım.
Sebep?
Hayır, buraya gelmeden üşenmedim, senin reddettiğin rolleri ve sonradan onları kimin oynadığını listeledim. Hem de hepsi değil bu ha! Şurdan bir iki filmi kendime sektireydim cipim garantiydi, hem de LPG’siz. Bakar mısın şu listenin rezaletine:
Titanik: Leonardo Di Caprio; Alev Kapanı: William Baldwin; Kırılma Noktası, Hız Tuzağı, Bram Stoker’ın Draculası ve Matrix: Keanu Reeves; Yağmurcu, Grimm Kardeşler: Matt Damon; Hayalet Sürücü: Nicolas Cage; Ahlaksız Teklif: Woody Harrelson; Efsane, Vampirle Görüşme: Tom Cruise; Bay ve Bayan Smith, İhtiras Rüzgarları, Thelma Ve Louise : Brad Pitt; Talihsiz Serüvenler Dizisi: Jim Carrey; Çılgın Marslılar: Michael Fox; Platoon: Charlie Sheen; İşaretler: Mel Gibson; Sin City: Benicio Del Toro; Devlet Oyunları: Russell Crowe; İnce Kırmızı Hat: James Caviezel; Temel İçgüdü: Sharon Stone.
Al işte belgesi ortada. Daha ben sana bir şey demiyorum…
Cengo istersen demincek bir sorun daha olacaktı, onu da yönelt de sonra havamıza bakalım. Benim bir düsturum var (motto) kafama takılan, bana zul gelen işi önce yapar, sonra keyfime bakarım.
Abicim bende soru çok. Mesela Tersninja okurlarından biri aynen şöyle sormamı istedi “Güzelim kariyerini, sırf Angelina abla ile oynamak uğruna mı Tourist gibi salak saçma bir filmle lekelediğini sorabilir miyiz lütfen?”
Tersninja derken? Menajer Sayrıs TIME dergisi için röportaj yapacağını söylemişti.
Şimdi TN dediğim de bizim oraların TİME’ı gibi, aynı işte, çok benzeri, aynısı ama harfler değişik, sırf harfler yani, öyle…
Ya ilahi Cengo ya! Hiç TIME ilen TN bir olur mu? Sana mütevazı derken az bile söylemişim. Sayrıs bana TN için olduğunu söyleseydi çekimlere ara verip de gelirdim sana…
Sahi mi diyosun? Yürü be Coni! Aslanım benim!
Tabi olm, manyak mısın. Az evvelki sorunun yanıtına gelmek gerekirse, evet bir çok film reddettim. Ha, bazıları için üzülmedim mi, elbet üzüldüm. Hattâ, sabaha kadar uyumayıp kırmızı kutu votkalı bira içtiğim de çok olmuştur bu yüzden ama geçiyor işte. Her şey insan için. Peki neden Turist filmini kabul ettim. Hocam çok basit, biliyorsun bende bir ada var.
Ada derken. Gayrimenkul durumunun iyi olduğunu biliyorum. Hani ada, pafta, parsel anlamına değil mi?
Hayır, bildiğin ada yahu, hani dört tarafı sularla çevrili kara parçası…
Nas’ yani? Tapusunda “Ada” mı yazıyor yani? Kat irtifakı falan?
Evet abi işte, saklamaya gerek yok zaten ödediğimiz vergiler belli, film başına yeri geliyor 80-100 milyon dolar aldığım da oluyor benim hasılat payıyla falan. İşte adanın son taksitleri biraz zorlamaya başladıydı, Tim’de de senaryo yoktu o sıra, sebep bu. Net…
Valla mertliğine, delikanlılığına diyecek yok, bu kadar da dobra beklemiyordum. Peki ajan bak delikanlılık demişken aklıma bir sual daha geldi, yine TN okurlarından. Soruyorlar ki: “Neredeyse tüm rolleri (elimle cümleyi havada tek tırnağa alma hareketi yaparak) ‘çift cinsiyet çağrışımlı’ türlere giriyor”. Alttan alta bir mesaj mı vermek istiyor sanki ne? Hattâ bu soruyu soran arkadaş şu filmlerle de destekledi hadiseyi: Makas Eller, Çikolata fabrikası, Sparrow karakteri vb…
Müdür beni kesmişindir şimdiye kadar, ben rockçı adamım. Ben bir mesaj vermek istersem altına üstüne bakmam veririm.
(Bunu söylerken hafif sinire kesiyor, sol el az titriyor ama üç dört kupa kahve içtik, ondan da olabilir günahını almıyim. Yorumu yüce Türk halkına ve değerli TN okuruna bırakıyorum Cenk! (Yok, adam sinirli beyler. Neden dersen söyleşimizin başında ortam ısıyalı beri bana hep Cengo diyordu, birden Cenk olduk. Bugün bir annem bile bana kızdığında ilk adımla hitap etmez yoksa).
Enpas o zaman… Neticede sen bazı dergilerin araştırmasına göre dünya üzerinde 1 milyar insanın, ki çoğu kız olsa gerek, hayranlığını kazanmış, bayağı bir heykelleri, büstleri dikilmiş bir insansın. Ama son olarak şunu sormadan geçemeyeceğim. Winona Ryder için yaptırdığın “Winona Forever” dövmesini, ayrıldıktan sonra “Wino Forever” yani ölesiye şarap içelim gibisine düzelttirdiğin söyleniyor… (Daha cümlemi bitirmeden mintanının sıyırıp müstehzi bir tavır takınıyor). Neden peki?
Hafız en karnıyarık aşk acısı bile ayrıldıktan bir yıl sonra meftaya bağlar. Neticede öylesi, sildirmekten ucuza geldiği için yaptırdım, bu. Yalnız şunu unutma Cengom, “Kadın parasız erkeği sevmez Altan!”
Vaay, nurol be usta, büyüksün.. Bilir misin bazı eski filmlerinde seni Ahmet Tarık Tekçe’ye, bazenleri de Ayhan Işık’a benzetiyorum.
Estağfirullah. John’uz, Depp’iz dedikse hâddimizi de biliriz. Onlar hakiki ustaydı hani bak şimdi. Bazı şeyler kıyaslanmaz…
Bir kez daha canevimden vurdun beni görgünle olsun, kültürünle olsun. Sağolasın Coni. Ağzına sağlık.
Cengo yalnız o şey olayına girmese miydin keşke röportajda, hani daha kimsenin sormaya bile cesaret etmediği şeyler?.. (Ses yavaş yavaş azalır…)
Yok usta ben yayınlamadan önce edit büdüt silerim onları, takma sen kafana, rahat ol… (Birkaç tıkırtı ve teybin kapanma sesi).