Facebook, Twitter ve son göz ağrım Friendfeed benim gibi söylenmeyi ve kafasına takılanları dilllendirmeyi seven bir ninja için mükemmel… Bakın son günlerde neler görmüşüm, nelere söylenmişim…
Hayatının son beş yılında hiç belediye-halk otobüsüne ya da dolmuşa binmemiş, marketten-bakkaldan ekmek almamış tüm köşe yazarları tasfiye edilmeli! Bu da benim tavsiye ettiğim tasfiye modeli.
İki tür hırsız var gördüğüm kadarıyla. Biri evimize geliyor ama onun hiç karşılaşmıyoruz, kulaktan kulağa reklamcılığıyla kendini tanıtıyor. Diğerinin biz ayağına gidiyoruz. Adına BANKA diyorlar. Reklam için m”ass” MEDYA’yı kullanıyor.
Her pazara çıkışımda, sakallıyım ya, pazarcılar bana Hacı Abi diye hitap ediyor. Kulakta küpeyle nasıl hacı olunuyorsa. Bugün kızdım sonunda hacı macı değilim ben dedim. Adam, Olursun abi inşallah, demez mi? Kardeşim, dedim, belki gayrimüslümim ben. Yok abi, estağfurullah olur mu öyle şey, dedi bu seferde.
Çekeceğim kombi filmi için kombi rolü yapabilecek gönüllü figüranlar arıyorum. Çekimler kışın olacak haliyle. Altmetinde İstanbul’daki hava kirliliğine ve Veysel Karani Demir’e göndermeler yapacağım. Üst metinde kan gövdeyi götürecek. Başrol için Selahattin Duman ve Sevim Gözay‘ı düşündüm.
Size bir bilmecem var çocuklar: Üç kuruş maaş alıp yakalarında “krizde ilk atılacak” ibaresi taşıyan editör, muhabir, fotoğrafçı ve grafikerlerin haklarına savunmayan, Bodrum’daki villasına uçmak için haftasonunu iple çeken, stajyer kızları özenle seçen, binlerce dolar maaş alan ve tek kaygısı “aman patron ne der” olan adama ne denir?
Günlük boyalı magazin eklerinde yazanların birbirlerine gazetecilik ahkamı kesmesine tilt oluyorum. Olm, ben ne kadar atom mühendisiysem, sen de o kadar gazetecisin… seyirci eğlensin oyalansın diye gösteri aralarında çıkan palyançosun sadece… Ötesi değil…
Ramazanda bütün tv kanallarının “İnanç Dünyası” moduna girmeleri ne kadar dürüst bir tavırdır öyle değil mi? E peki temcit pilavı gibi her sene önümüze sürülen gazetelerin ramazan sayfaları?
Babamı düşünüyorum: MSN’i yoktu, Gmail’i yoktu, (email adresi yoktuki!), Tweeter ve Friendfeed’e hiç girmiyorum bile, 3G’li, MP3lü cep telefonu yoktu, Lost’u hiç seyretmedi, Starbucks’ta hiç kahve içmedi… Yine de iyi idare etti… Benim oğlum neler söyleyebilirdi yıllar sonra acaba arkamdan?
