Son yıllarda üst üste karşımıza çıkan çizgi roman uyarlamaları her zaman beklentimizi karşılamıyor. 2011 yapımı ilk Thor da çizgi roman hayranlarının ve fantastik filmlere tutkun sinemaseverlerin beklentisinin oldukça altında kalmıştı. Buna rağmen yakaladığı 550 milyon dolarlık yüksek gişe rakamı fazla ara vermeden ikinci filmi de Thor hayranlarıyla buluşturdu.
Thor: Karanlık Dünya (Thor: The Dark World), yönetmen koltuğunun Kenneth Branagh’dan Alan Taylor’a geçişinin de etkisiyle olsa gerek ilkinden çok daha çarpıcı bir görsellikle karşımıza çıkıyor. Alan Taylor yıllardır uzun metraj çekmemesine rağmen, sinema filmi kalitesindeki televizyon dizisi Game of Thrones‘dan edindiği tecrübeyi Thor’a başarıyla aktarmış. Avengers‘da bıraktığımız yerden devam eden film, bu kez Asgard’ın karşı karşıya kaldığı, yaşı kâinatın yaşına eş, amansız düşman Malekith’e odaklanıyor.
Odin’in babası döneminde 9 diyarda savaş başlatan ve ona sonsuz güç verecek olan Aether’ı arayan Malekith, savaşı kaybedince az sayıda Dark Elf ile beraber kaçmayı başarmış, Aether ise kimsenin bulamayacağı bir yere gömülmüştür. Ancak 9 dünyanın aynı hizaya gelmesi sonucu ortaya çıkan dengesizlikler Aether’in bulunmasına sebep olacak bu da Malekith’i karanlık uykusundan uyandıracaktır. Thor: Karanlık Dünya filmini ismi gibi karanlık yapan ve ilk filme oranla daha çarpıcı kılan şüphesiz ki Malekith’in hikâyedeki varlığı.
Diğer yandan Thor’un sevdalandığı dünyalı Jane Foster’ı da kıvrak bir manevrayla hikâyeye katan yapımın gizli yıldızı babası tarafından bir daha çıkmamak üzere zindana atılan Loki. Thor bu kez kardeşi Loki’ye karşı savaşmıyor ancak Tom Hiddleston’ın çarpıcı performansıyla hayat bulan Loki karakteri filmin belki de çok boyutlu yazılmış tek karakteri. Bu yüzden de hem filmin asıl kötüsü Malekith’den hem de esas kahraman Thor’dan sıklıkla rol çalıyor. Thor’un ilk filmden beri hiçbir derinliği olmayan karakteri, aşk sosuyla biraz renklendirilmeye çalışılsa da ikinci filmde de kaslı ve çekiçli yakışıklı adam olmanın pek ötesine geçemiyor. Yine de sırf biz kadın izleyicilerin gönlünü fethetmek için filme eklenmiş banyo sahnesine hiçbir itirazımız yok.
İlk dakikadan itibaren izleyiciyi sıkmadan içine alan film, özellikle Malekith’in Asgard’a girişiyle şahlanıyor. Aksiyon ve dövüş sahneleri bu tarz filmlerde alışık olmadığımız kadar derli toplu ve yorulmadan izlenebilir düzeyde. Bazı boşluklarına rağmen mizah öğelerinin bolca kullanıldığı senaryo film boyunca tıkır tıkır işliyor. Özellikle filmin sonlarına doğru Malekith ve Thor arasında yaşanan dövüş sahneleri, böylesine aksiyon dozu yüksek sahnelerden beklenmeyecek düzeyde mizah yüklü. Zaman çizelgesi olarak da gerçeğe sadık kalan film, ilk filmin sonunda Jane’e geri geleceğini söyleyen Thor’un 2 yıldır ortada olmamasının altını çiziyor. Yine de Jane’in sitemli sözleri ile Avengers göndermesini de yapıyor.
Sonuç olarak, nerdeyse her devam filmi gibi daha görkemli ve daha eğlenceli olmaya çalışan Thor: Karanlık Dünya, girdiği yükün altından başarıyla kalkıyor. En azından yönetmen değişimi sayesinde bir Shakespeare öykünmesinden fantastik bir bilim-kurguya dönüşüyor. Aceleci izleyiciler için de bir not ekleyelim; film biter bitmez salonu terk etmezseniz sizi küçük bir sürpriz bekliyor.
Thor: Karanlık Dünya (Thor: The Dark World)
Yönetmen: Alan Taylor
Senaryo: Christopher Yost, Christopher Markus, Stephen McFeely
Oyuncular: Oyuncular: Chris Hemsworth, Natalie Portman, Tom Hiddleston
Yapım: 2013 / ABD / 1s 52dk