“The most important thing in the Olympic Games is not winning but taking part; the essential thing in life is not conquering but fighting well.”* (Pierre de Coubertin)
Eddie Edwards, nam-ı diğer Kartal Eddie’yi daha iyi anlatan bir cümle yoktur sanırım. İşçi mahallesinde yaşayan ve işçi sınıfına dahil birinin kuramayacağı hayaller kuran bir genç Eddie. Para kazanması, ailesine yardım etmesi, evlenmesi ve hayatını aynı mahallede sürdürmesi gerekirken o mahalleden çıkıp olimpiyatlara, Olimpiyat Oyunları’na katılmayı kafasına koyacak kadar azimli bir delikanlı.
“Eddie the Eagle” (Kartal Eddie)¸ Eddie Edwards’ın hikayesinden esinlenen ve Edwards’ın mücadelesini anlatan yarı kurgu yarı biyografi. Edwards’ın başarılarına sağdık kalan, karşılaştığı sorunları aynı çerçevede sunan film buna karşın detaylarda yeniden şekilleniyor. Örnek vermek gerekirse Hugh Jackman’ın canlandırdığı Bronson Peary karakteri ve filmin gelişme bölümünü oluşturan hemen her olay verilebilir.
Yönetmenliğini daha çok oyunculuğuyla bilinen Dexter Fletcher’ın yaptığı Eddie the Eagle sinema anlamında izleyiciye pek fazlasını sunmayan, böylesi vaatlerde de bulunmayan bir film. Buna karşın görsel efektlere biraz daha özen gösterilse hiç fena olmazdı. Ancak film görsel eksiğini oyunculuklarla kapatıyor, hatta bu eksikleri unutturuyor. Birçok izleyicinin Kingsman: The Secret Service ve Legend ile tanıdığı, 2017 yılında vizyona girecek Robin Hood: Origins filminde de Hood’a hayat verecek olan Taron Egerton performansıyla göz dolduruyor, izleyiciyi perdedeki heyecana, mutluluğa ve sevince dahil etmeyi başarıyor.
Kısacası “Eddie the Eagle” üzerine konuşmaya gerek duyulmayan filmlerden biri. Bazı hatalarına, bazı eksiklerine rağmen izleyiciyi güldürmeyi, heyecanlandırmayı başaran; hikayesini de oldukça akıcı bir dille anlatan çok keyifli bir yapım.
Not: The Eagle 1997 yılında Lake Placid’de yaptığı 115 metrelik atlayışla hem kendi rekorunu elde etti hem de hala kırılamayan İngiltere rekorunun sahibi oldu. Yaşasın Kartal Eddie!!
*(Olimpiyat Oyunları’nın asıl amacı kazanmak değil katılmaktır; hayatın esası fethetmek değil, iyi mücadele etmektir.)