Bu hafta altı film vizyona giriyor. Brad Anderson yönetmenliğindeki Acil Arama (The Call) Ali Abaday değerlendirmesiyle Tersninja’da. Fantasporto Film Festivali‘nde Orient Express Büyük Ödülü ve Jüri Özel Ödülü‘ne aday gösterilen, Endonezyalı film eleştirmeni Joko Anwar yönetmenliğindeki Cinnet (Modus Anomali) filmi Serkan Çellik’in kaleminden sizlerle. Herkese iyi seyirler.
Acil Arama
The Call
Yönetmen: Brad Anderson
Senaryo: Richard D’Ovidio
Oyuncular: Halle Berry, Abigail Breslin, Morris Chestnut, Michael Eklund
Yapım: 2013 / ABD / 94 dk.
Başrolünde Halle Berry’nin oynadığı ve Fringe dizisinden tanınan Brad Anderson’un yönettiği Acil Arama (The Call) ilk defa acil durum operatorlerinin yaşadıklarına ışık tutan gerilim düzeyi iyi bir yapım. En son Kıyamet Gecesi (Vanishing on 7th Street) filmiyle sinemaseverlerle buluşan ve pek de olumlu eleştiri almayan Brad Anderson bu sefer şeytanın bacağını kırmış gibi. Tabii diğer yandan Halle Berry’nin oyunculuğu da gözdolduruyor.
Kimi zaman çok sıkıldığımızda, bazen aklımıza ölüm düşüncesini getirdiğimizde ya da sığınacak, bizi koruyacak birisine ihtiyaç duyduğumuzda bir ses bizi hayata bağlar. O sesle yalnız olmadığımızı, korkacak bir şeyin olmadığını veya kimi sorunları çözmenin düşündüğümüzden daha kolay olduğunu görürüz. Çoğunlukla bizi hayata bağlayan o sesin sahibi yakınımızdaki biri olsa da, yaşamın içinde hiç de hoş olmayan kimi hadiselerde tanımadığımız, telefondan gelen bir ses hayatla aramızda bir köprü kurar. Richard D’Ovidio’nun senaryosunu yazdığı, Brad Anderson’un yönettiği Acil Arama (The Call) insanların çoğunlukla polise ihtiyaç duyduğu kimi anlarda aradığı telefonun diğer ucunda bulunan işte o kişilere kamerayı çeviriyor.
Los Angeles’da acil arama bölümünde operatörlük yapan Jordan Turner (Halle Berry) işinin başında normal sayılacak bir gece geçirirken genç bir kızın(Evie Thompson) aramasıyla her şey değişir. Ailesi evde olmayan kızın evine bir yabancı (Michael Eklund) girmektedir. Jordan hemen bir devriye ekibi adrese yönlendirir. Ancak Jordan’ın yaptığı bir hata sonucu yabancı kızı saklandığı yerde bulur. Aradan altı ay geçer ve Jordan artık acil aramalara bakamamaktadır. Onun yerine yeni gelen adayları eğiten Jordan çaylak bir operatör olan Brooke’un (Jenna Lamia) aldığı çağrıya şahit olur. Casey Welson (Abigail Breslin) adında genç bir kız alışveriş merkezindeyken kaçırılmıştır. Bir arabanın bagajında olan Casey yardım isterken Jordan olaya müdahale eder ve Casey’i yönlendirmeye başlar.
Senarist Richard D’Ovidio’nun eşi Nicole bir gün televizyonda acil durum operatörlerinin hayatını anlatan bir programı izledikten sonra yapılan işin zorluğundan kocasına bahsedince Acil Arama’nın ana fikri ortaya çıkmış. Richard daha sonra genelde operatörlerin kadın olmasından dolayı filmi iki kadın üzerine kurmaya karar vermiş. Ünlü televizyon dizisi Fringe ve Transsiberian, Makinist (The Machinist) gibi filmlerinden tanınan Brad Anderson’un yönettiği Acil Arama düşük bütçeli, çoğunlukla bir santral odası ve otoyolda geçen bir gerilim. Ancak mekanların azlığına, bütçenin 13 milyon dolar gibi Hollywood’da çoğu oyuncunun aldığı ücretten düşük olmasına karşın Acil Arama gerilim dozunu oldukça iyi tutturuyor.
Acil Arama Hitchcock’tan Eli Roth’a pek çok gerilim ustası yönetmene göndermelerde bulunan bir yapım. Ancak onu esas anlamda önemli kılan ilk defa acil durum operatörlerine kamerayı çeviresi. Onların olaylara nasıl tanık oldukları, işlerini ne zorluklarda yaptıkları ve tıpkı bir doktor gibi konuştukları kişiyle duygusal bağ kurmadan olayların üsteünden gelmeye çalışmaları anlatılıyor. Gerilim ve aksiyon düzeyinin iyi kotarıldığı, başroldeki Halle Berry ve Abgail Breslin’in kimyalarının oldukça tuttuğu Acil Arama gerilim filmlerini sevenleri hoşlanacağı bir yapım. Ayrıca filmin devamının da çekilmesi için yapımcıların anlaştığı söyleniyor.
Ali Abaday
* * *
Cinnet
Modus Anomali
Yönetmen: Joko Anwar
Senaryo: Joko Anwar
Oyuncular: Rio Dewanto, Hannah Al Rashid, Aridh Tritama, Izzi Isman, Sadha Triyudha
Yapım: 2012 / Endonezya / 87 dk.
Gömülü olduğu iki karış toprağın altında tek başına uyanan John, rehberinde hiç numara kayıtlı olmayan cep telefonundan 112 Acil hattını arar. Operatör ismini sorduğunda hatırlamadığını fark edip panikle elindeki cihazı yere atar. İsmi, medeni durumu ya da nerede olduğu gibi hiçbir bilgiyi anımsamayan John hafıza kaybına rağmen neyse ki 112 numarasını unutmamıştır(!) Fakat bu şansı kullanamaz.
Cinnet’in (Modus Anomali) kötü bir film olduğunu anlamak için deneyimli bir gözle iki dakika bakmak yeterli. Onu bırakın, sinemaya sadece patlamış mısır yemek için gitmiş olsanız bile John’un on birinci dakikada kustuğu sahneyi görünce salonu terk edebilirsiniz. John’a hayat veren aktör Rio Dewanto’nun eğik durup ağzını açtığı sırada arkadan hortumla kusmuğa benzer bir sıvı boşaltılması suretiyle gerçekleştirilen, 2012 tarihli bir yapım için gerçeküstü sayılabilecek bu sahne; tamamlanmamış efektlerle yayına verilen yerli dizilerden bile daha kötü çekilmiş. Zaten bu noktadan sonra Cinnet’i ciddiye almak oldukça zor.
Bir adam neredeyse hiç eşya olmayan bir salona girer, tam ortada duran televizyona bağlı video kameranın oynat tuşuna basar, bulunduğu odada bir kadının öldürülüşünü izler, geri geri iki adım atar, barbekü sos rengi ve kıvamında, yapılmış en kötü kan efektlerinden birine basıp kayar, ekrandaki kadının cesedinin üstüne düşer. Kim planladı bu sahneyi? Kim çekti, kim gösterecek kadar kendini kaybetti? Hasan Karacadağ filmleri de Endonezya sinemalarını meşgul ediyor mudur ki?
Cinnet 80 dakikalık süresini tamamlamak uğruna ormanda geçen uzun yürüyüşlere, duruşlara ve anlamsız bakışlara yer veriyor. Temelinin bomboş ve bildik olması yanı sıra uygulamada da acınacak halde olduğundan; sonunu getirmek seyirci için zorlayıcı bir sınava dönüşüyor. Keskin Amerikan aksanıyla akıcı İngilizce konuşan, hatta maske takmış Amerikalılar olduklarını düşündürten Endonezyalıların varlığını; vasatın üzerinde seyreden görüntü çalışması ve ses kurgusu da kurtaramıyor.
Filmin İngilizce çekilmesinin ve yerel halkın The Simpsons’lardan daha Amerikalı görünmesinin sebebi gişe kaygısı ve filmin uluslararası dağıtım arzusu olabilir. Ancak bu Derviş Zaim’in Gezi Parkı kahramanlarıyla The Avengers’a devam filmi çekmeye çalışması kadar absürt ve akıl dışı olmuş. Galler doğumlu Gareth Evans Endonezya yapımı Baskın (Serbuan Maut) ile ülke sinemasına dikkat çekmişti, umarım Cinnet salonlarımızı sık ziyaret etmeyen Endonezya sineması için karar verdirici bir örnek değildir. Uluslararası alanda başarı kazanmış yerli yapımlarımız salon bulamazken böyle bir rezaletin para karşılığı insanlara izletiliyor oluşunu aklım almıyor.
Serkan Çellik
* * *
Sadece Tanrı Affeder
Only God Forgives
Yönetmen: Nicolas Winding Refn
Senaryo: Nicolas Winding Refn
Oyuncular: Ryan Gosling, Kristin Scott Thomas, Vithaya Pansringarm, Rhatha Phongam
Yapım: 2013 / Fransa – Tayland – ABD – İsveç / 90 dk.
* * *
Maskeli Süvari
The Lone Ranger
Yönetmen: Gore Verbinski
Senaryo: Justin Haythe, Ted Elliott
Oyuncular: Johnny Depp, Helena Bonham Carter, Armie Hammer, William Fichtner
Yapım: 2013 / ABD / 149 dk.
* * *
New York’ta 2 Gün
The Stroller Strategy
Yönetmen: Julie Delpy
Senaryo: Julie Delpy, Alexia Landeau
Oyuncular: Julie Delpy, Chris Rock, Albert Delpy, Alexia Landeau
Yapım: 2012 / Fransa – Almanya – Belçika / 96 dk.
* * *
Hayalet Öğrenciler
Promocion Fantasma
Yönetmen: Javier Ruiz Caldera
Senaryo: Cristóbal Garrido, Adolfo Valor
Oyuncular: Raul Arevalo, Alexandra Jimenez, Javier Bodalo, Anna Castillo
Yapım: 2012 / İspanya / 88 dk.