Aralık 21 itibarıyla filminin ülkemizde gösterime girmesi beklenen, çizgi roman dünyasının en çok dalga geçilen kahramanlarından Aquaman, Çizgi Düşler aracılığıyla okur karşısına çıktığı DC Rebirth serisi “Cilt 1 Boğulma” ile okurlardan iade-i itibar istiyor.
İlk olarak 1941 yılında More Fun Comics’in 73. sayısında karşımıza çıkan, sonraki yirmi yılda Justice League‘in kurucu üyesi olarak son derece saygı duyulan bir kahraman; Aquaman. Yıllar geçtikçe alay konusu haline gelmesinde, 1967’de yayınlanan çizgi filmin komik kostümüyle deniz atına binen, saf ve temiz kahramanı oluşunun payı yadsınmaz.
Dalga geçilme meselesini bir yana bırakırsak, fiziki özellikleri açısından hayli güçlü bir karakterle karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz. Okyanusun dibinde, Atlantis’de yaşayan bir karakter, Aquaman. Aldığı yoğun askeri eğitim sonucunda hem suda hem de karada kolay kolay durdurulamaz bir güce sahip.
Tankları havada savuruyor, denizaltılara yumruğuyla delik açıyor, çöken bir binayı uzun süre tek başına ayakta bile tutuyor. Tüm okyanusların kralı olarak Neptün‘ün üç dişli mızrağına sahip. Thor için çekici Mjolnir ne kadar önemli ise, Aquaman için de mızrağı o kadar kıymetli.
Dan Abnett‘in metinleri, Andrew Hannessy & Bradley Walker‘ın çizimleriyle hayat bulan Aquaman Rebirth serisinin ilk cildi Boğulma, daha önce pek çok farklı hikâyeyle okur karşısına çıkan Arthur Curry’nin nam-ı diğer Aquaman’in son hikayesi.
Atlantis Kralı, Justice League üyesi Aquaman, Arthur Curry bir yandan insanların gözündeki imajını düzeltmeye çalışıyor, bir yandan da Atlantisli terörist çetesi ve katil Black Manta ile uğraşıyor. Arthur’un sevgilisi Mera’ya bu seride öncekinden daha fazla yer ayırılması da bonusu. Film versiyonunda da Aquaman’in imajını toparlamak için güvenilen isim ise, Jason Momoa. Dan Abnett’in “Eğer o da Aquaman’e yardım edemezse, kimse edemez!” dediği Momoa, bakalım ünlü kahramanın yıllar içinde çizdirdiği karizmasını toplamaya yetecek mi; onu da ilerleyen zamanla hep birlikte göreceğiz.