BİZİ TAKİP ET...

Sitede ara...

Manga Tanrısı olarak bilinen Osamu Tezuka’nın en ünlü eseri Astro Boy beyazperdede boyut buluyor.

Ege Görgün

Astro Boy: Superman gibi uçarım, Pinokyo gibi içlenirim!

Manga Tanrısı olarak bilinen Osamu Tezuka’nın en ünlü eseri Astro Boy beyazperdede boyut buluyor.

Astro BoyLandlord

Manga Tanrısı olarak bilinen Osamu Tezuka’nın en ünlü eseri Astro Boy beyazperdede boyut buluyor. Hem de 3 tane…

“Çizgi romanların Japonya’da diğer ülkelere nazaran daha popüler olmasının açıklaması şu olabilir. Japonya’nın Osamu Tezukası vardı, diğer ulusların yoktu.”

osamu-tezuka

Osamu Tezuka’nın 1989’daki ölümü ardından böyle yazıyordu Japonya’nın en önemli gazetelerinden birinin sütunlarında. İmparatorluk geleneğinden geldikleri için Japonlar’ın insanları gereksizce yüceltme huyu vardır kanımca, ama Tezuka’nın bir Manga Tanrısı olarak kabul edilip akıl almaz bir saygıyla anılmasında abartıya kaçıldığını hiç sanmıyorum. 60 yıllık kısa sayılabilecek bir ömre 600 manga serisi için 150 bin sayfa çizmiş bir adamdan söz ediyoruz. Daha da önemlisi mangayı yalnızca çocuklar için değil, yetişkinler için de okuma nesnesi haline getiren bir anlayışının mimarından…

astro-boy-manga

Japon / Amerikan ortak yapımı 3 Boyutlu animasyon filmi Astro Boy’un uyarlandığı manganın da yaratıcısıydı Osamu Tezuka. 1951’de başlayıp 1968’e kadar yayımlanan Astro Boy’un (Tetsuwan Atom) Pinokyo’nunkine benzer hüzünlü bir hikayesi vardır. 9 yaşındaki oğlunu trafik kazasında kaybeden bir bilim adamı, Doktor Tenma onu küçük oğlunun birebir kopyası olarak tasarlar. Yine de çok geçmeden ne kadar benzerse benzesin bir robotun, özellikle de büyümeyen bir robotun oğlunun yerini asla tutamayacağını fark eder ve onu evlatlıktan reddeder. Aynı zamanda Japonya’nın Bilim Bakanı da olan babası tarafından bir sirke satılan Astro Boy burada gösterilere çıkmaya başlar. Neyse ki Doktor Tenma’dan sonraki Bilim Bakanı Profesör Ochanomizu onu fark eder ve himayesine alır. Astro Boy nihayet sevgi dolu bir yuva bulmuştur. Bu noktadan itibaren hikayenin ikinci aşaması başlar, yani güçlerini keşfeden Astro Boy’un kötü robotlarla, suçlularla, uzaylı istilacılarla ve robotlardan nefret eden insanlarla mücadelesi…

astro_boy2

Atom bombasının Japon ulusunda yarattığı travmanın etkilerini azaltmak için bir tür yardımcı tedavi vazifesi de gören Astro Boy doğru kullanıldığında nükleer enerjinin zararsız hatta faydalı bir şey olduğu mesajını da taşımaktaydı. 1963’te televizyona transfer olan Astro Boy gelecekte tüm dünyayı etkisi altına alacak olan animelere de bir prototip teşkil etmişti. Sonraki animeler Astro Boy’un estetiğini örnek aldılar kendilerine.

David Bowers’ın yönettiği 40 milyon dolar bütçeli sinema versiyonu ise hikaye olarak orijinalinden biraz farklılaşıyor. Pozitif “mavi” enerji ile donatılmış olduğu için süper güçlere, x-ray görüşe, inanılmaz hız ve uçma yeteneğine sahip Astro Boy kendisini yaratan babasının beklentilerini karşılayamayınca evi terk edip maceralı bir yolculuğa çıkıyor. İnsanlara kendini kabul ettirme arzusuyla türlü çeşit maceralar yaşadıktan sonra da arkadaşlarını, babasını ve tüm şehri kurtarmak üzere geri dönüp günü kurtarıyor.

Filmin oldukça zengin bir seslendirme kadrosu var. Freddie Highmore’un sslendirdiği Astro Boy’un babasını ise Nicolas Cage seslendiriyor. Bill Nighy, Donald Sutherland, Nathan Lane, Kristen Bell de seslerini duyacağımız diğer oyunculardan bazıları.

Astro Boy

yönetmen: David Bowers

Senaryo: David Bowers, Timothy Harris (Osamu Tezuka’nın çizgiroman serisinden uyarlama)

Orijinal Seslendirme: Nicolas Cage, Kristen Bell, Samuel L. Jackson, Charlize Theron, Elle Fanning, Bill Nighy, Alan Tudyk, Matt Lucas, Freddie Highmore, Donald Sutherland, Nathan Lane

Yapım: 2009, Hong Kong/ABD/Japonya, 94 dakika

İlginizi çekebilir...

Basın Bülteni

“Herkes için Adalet” ilkesiyle 14. kez sinemaseverlerle buluşacak olan Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali, Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenen, Pınar Altuğ Atacan...

Advertisement

tersninja.com (2008-2022)

  • Bizi takip et