Woody Allen’in Paris’te Gece Yarısı’ından (Midnight in Paris) bir önceki filmi olan Uzun Boylu Esmer Adam‘ın (You’ll Meet A Tall Dark Stranger), ‘ülkemizde vizyona girmeyen filmler’ kervanına katıldığını düşünürken film bu hafta vizyona taşındı. Maç Sayısı (Match Point), Scoop ve Cassandra’nın Rüyası‘ndan (Cassandra’s Dream) sonra dördüncü kez Londra durağına uğrayan Allen, yine kendinden beklenildiği gibi modern insanın ilişkilerdeki mutsuzluğunu anlatmaya soyunmuş.
Ercan Dalkılıç
Yaşlılık sendromuna yakalanan Alfie (Anthony Hopkins), uzun yıllar aynı yastığı paylaştığı Helena’dan (Gemma Jones) ayrılarak genç bir telekızla evlenmeye kalkışır. Terk edilmenin acısıyla ağır bir nevroza tutulan Helena’ysa, geleceği gördüğünü iddia eden bir falcının söyledikleriyle kendini avutmaya çalışırken, diğer yandan da kızı Sally (Naomi Watts) ve onun başarısız yazar eşi Roy’u (Josh Brolin) zırt pırt ziyaret etmek suretiyle onlara hayatı zindan etmekle meşguldür…
Görüldüğü üzere, yönetmenin alter-egosu olan, burada saymakla bitiremeyeceğimiz ‘nevrotik yazar’ tiplemesi, bu filmde iki ayrı karakterde; takıntılı Helena ve yeni kitabını bir türlü bitiremeyen yazar Roy’da vücuda gelmiş.
Uzun Boylu… alışılagelmiş Woody Allen motiflerinin etrafında dönen bir dramatik-komedi çeşitlemesi aslen. Allen, yazgı mefhumundan yola çıkarak; modern ikiyüzlü insan ilişkilerini, ‘insansoyunun mükemmel mutsuzluğu’nu, metropollerin yoğun ve çapraşık ilişki trafiğini, artık alâmetifarikası haline gelen humoruyla ustaca işlemiş filmde.
Uzun Boylu…’da da türlü türlü hesaplar peşinde koşan, bu koşuşturma esnasında komik durumlara düşen orta sınıfın hikâyesine mesafeli yaklaşmış yönetmen, her filminde olduğu gibi. Bu mesafeden onların komik hallerini daha bir groteskleştirmiş; orta sınıf seçkinciliğinin parodisini yapmış kendince.
Uzun Boylu… bu zamana kadar gördüğümüz üstün Woody Allen filmlerinden biri değil. Yönetmenin ezberlediğimiz argümanlarını derinleştirdiğini, bunlara yeni bir şey eklediğini de söyleyemeyiz.
Epigrafındaki William Shakespeare’in Macbeth’inden alıntılanan “Hayat dediğin ne ki… Bir ahmağın anlattığı masal bu. Kuru gürültüler, deli saçmalarıyla dolu.” dizesi, filmi en iyi şekilde özetliyor aslında.
Uzun Boylu Esmer Adam
(You’ll Meet A Tall Dark Stranger)
[xrr rating=3/5]
Yönetmen ve Senaryo: Woody Allen
Oyuncular: Anthony Hopkins, Naomi Watts, Josh Brolin
Yapım: 2010 /ABD-İspanya / 98 dk.
