TV dizileri bugünlerde daha çok alışkanlık yaratmaya yönelik bir matematikle üretildiği için birer hızlı tüketim maddesi olarak çıkıyorlar karşımıza. Yapımcıları arasında Martin Scorsese’nin de bulunduğu Boardwalk Empire onlardan biri değil.
18 milyon dolar gibi ciddi bir bütçenin yanı sıra, Martin Scorsese yönetmenliğinde çekilen Boardwalk Empire’ın ilk bölümü HBO’yu harekete geçirmeye yeterli olmuş ve dizinin sonraki 11 bölümü için siparişi vermişlerdi. ABD’nin yakın tarihine, özellikle de çete tarihine ilgisi çok iyi bilinen Scorsese’nin ve bir diğer yapımcı olan Mark Wahlberg’in isimleri de etkili olmuştu bu kararı vermelerinde.
Aslında proje Nelson Johnson’un yazdığı bir kitaba dayanıyordu. Ülkemizde de Artemis Yayınları arasında çıkan kitap, 1920’li yıllarda suçlu ya da masum her tür zevkin yaşanabildiği şehir olarak ünlenen Atlantic City’yi ve şehre bu formatını veren karakterleri konu alıyordu. Kurgusal olmayan bu eserden dizi çıkarma görevi ise Soprano dizisinin Emmy ödüllü yazarı Terence Winter’a veriliyordu.
Winter pekçok cazibe merkezine sahip bu kısa-tarihin en önemli karakterlerinden birinin üstüne kurmaya karar veriyordu hikayesini: Sahte Cennet Atlantic City’deki herkesin tüm iplerini elinde tutan kuklacı efendisi Enoch ‘Nucky’ Johnson’ın… Şehrin mali işlerinden sorumlu idarecisi konumunda olan Haznedar Johnson şehrinde gerçekleşen her türlü yasal ve yasadışı ticaretten komisyon alıyordu. Kanun ona dokunumuyordu çünkü şerif kardeşinden başkası değildi. Ama Johnson’ın asıl gücü politik becerisinden kaynaklanıyordu. Halka kendini sevdirmesi, onların oylarını Cumhuriyetçiler’e doğru kanalize etmesi ve elbette rüşvet mekanizması sayesinde yıkılmaz bir iktidar kurmuştu Atlantic City’de. Onun gücünü asıl palazlandıran ise İçki Yasağı olmuştu. Atlantic City’de isteyen herkes içki satın alabiliyordu ama yasaktan sonra bunun için 10 hatta 20 kat para vermek zorunda kalıyorlardı. Dizide, gerçekte oldukça uzun ve iri biri olan Enoch Johnson’ı Enoch Thompson adıyla Steve Buscemi canlandırıyor.
İçki yasağının resmen başlayacağı saate kısa bir süre kala açılan dizi yalnızca Atlantic City’nin değil, ABD’nin o dönemine ve daha sonrasına damgasını vurmuş bazı simalarını da konuk ediyor. Bunların en önemlileri ise dizide gençlik yıllarına tanık olduğumuz Al Capone ve Lucky Luciano.
Dizi kirliliği yaşanan şu dönemde, hikayesi, işçiliği, oyunculukları, kısacası kalitesiyle DVD’si arşivlenmeye değer az sayıdaki diziden bir tanesi Boardwalk Empire. 5 DVD’li kutusunda dizinin ilk sezonun tüm bölümlerinin yanı sıra hikayenin arkaplanını ve çekim sürecini anlatan 4 adet de belgesel yer alıyor.
Bonus mini-belgesellerden biri de, Chicago ve New York’ta bulunan ve bir zamanlar dönemin ünlü gangasterlerini ağırlayan barları dizinin oyuncuları rehberliğinde ziyaret ettiğiniz İzinsiz Bir Tur.
