İyi bir savaş filminde ille de çok fazla ateş edilmesi gerekmediğini kantılayan bir film Jarhead. (10 Şubat 2006)
Savaş filmleri genellikle sağ tandanslı filmler olur. Ama Stanley Kubrick’in Full Metal Jacket, Terence Mallick’in İnce Kırmızı Hat, Oliver Stone’un Müfreze, Brian De Palma’nın Savaş Günahları gibi gerçeklerin üstünden ilerleyen filmler de vardır. E, savaşın gerçekleri de çirkin olduğu için, bunlar tüm çirkinlikleri açık eden muhalif film sınıfına girerler. 20 yaşında Körfez Savaşı’na katılan Anthony Swafford’un, 33 yaşında yayımlanan anılarından oluşan romanı da böyle bir malzeme içeriyordu. Karakterlerin ön plana çıktığı dramalar konusunda yüksek meziyetli bir yönetmen olan tiyatro kökenli Sam Mendes de okur kitabı ve çok etkilenir. İyi ki de etkilenir.
Jarhead bir savaş filminden çok, bir savaş ve asker psikolojisi filmi. Kan akmayan, kurşun sıkılmayan (havaya sıkılanları saymıyoruz), kahramanın kahramanlık yapmadığı bir savaş filmi. Ortalama karakterlerin yaşadığı ortalama bir hikaye söz konusu. Ama bu ortalama hikaye seyirciye ortalamanın çok üstünde bir başarıyla taşınıyor. Jarhead’in başarısı bu şekilde açıklanabilir işte. Gerçeklerden ödün vermeden, sinema klişelerine tenezzül etmeden hem derdi olan, hem de seyirciyi sıkmayan bir film yapabilmek her yiğidin harcı değil. Bu gerçekçi atmosfer içinde petrol kuyularının yandığı sahne gibi size bir tragedyanın içindeymişsiniz hissi veren o sürrealist görüntüleri yakalamak da öyle… Şimdiden yılın en iyi 10 filminden biri olduğunu söyleyebilirim Jarhead’in.
Jarhead
Yön: Sam Mendes
Oyuncular: Jake Gyllenhaal, Peter Sarsgaard, Jamie Foxx
Eleştiri notu: 4.5 / 5
Seyir notu: 4 / 5