Erich Von Daniken’den Peter Kolosimo’ya, Charles Berlitz’den Martin Mystère’ye, tarihin fantastiğini çıkaranlar…
Arkeoloji bir tahmin bilimidir aslında. Arkeologlar tarihi kalıntıları inceleyerek geçmişe yönelik en doğru tahminleri yapmaya çalışırlar. Bu tahminler sonradan genel kabul gören bilimsel sonuçlar olarak karşımıza çıkarlar. Sözde Arkeoloji (Fantastik Arkeoloji ya da Kriptoarkeoloji) ise aynı kalıntılardan alternatif ve bilimin genellikle ciddiye almadığı ya da açıkça reddettiği çıkarımların yapıldığı bir daldır.
En ünlü imkânsızlıklar dedektifi Erich Von Daniken’dir. 1968’de yazdığı ve tüm dünyada (tabi ülkemizde de) rekor sayıda satan Tanrıların Arabaları (Chariots of the Gods) uzaylıların gezegenimize yaptığı ziyaretlerin kanıtlarının tarihi kalıntılarda ayan beyan gözlemlenebildiği iddiasındadır. Daniken’in sonraki kitaplarındaki hipotezleri oldukça cüretkârlaşır. Sagan gibi saygın yazar-bilim adamlarının yanı sıra kamuoyunun da şimşeklerini üzerine çeker.
İtalyan gazeteci-yazar Peter Kolosimo (1922-1984) Daniken’in aksine saygı görmüş bir imkânsızlıklar dedektifidir.Ülkemizde de yayınlanan Başka Dünyanın Tanrıları (Non è terrestre) adlı kitap dünya dışı varlıkların dünyamızda bıraktıkları izleri konu alsa da, İtalya’nın en önemli edebiyat ödüllerinden biriyle onurlandırılmıştır. Bu ödülü alan yazarlar arasında Ernest Hemingway, Boris Pasternak, John Grisham ve Umberto Eco gibi isimler var.
James Churchward (1851-1936) bu ikilinin atası gibidir. Ama Churchward hayatını uzaylıların değil, Mu kıtasının varlığını kanıtlamaya adamıştır. Konuyla ilgili ilk kitabını 1926’da yazmıştır (Kayıp Kıta Mu, İnsanoğlunun Anavatanı). Üç kitap daha izler bunu. Churchward’a göre Mu Güney Pasifik’te yer alan, üzerinde güneşe tapan, ölümsüzlüğe inanan beyaz bir ırkın yaşadığı bir kıta. Kıta 10 bin yıl önce battığında yaklaşık 64 milyon insan ölmüş ve çok az kişi kurtulabilmiş.
Bermuda Şeytan Üçgeni (1974) adlı kitabıyla hem ödüllü hem de şöhretli yazarlar arasına katılan Charles Berlitz (1914-2003) hep denize odaklı kitaplar yazdı: İz Bırakmadan (Without A Trace – 1977), Kıyamet Günü (Doomsday 1999 A.D.- 1981), Japon Ejder Üçgeni (The Dragon’s Triangle – 1989) ve Atlantis’in Esrarı (The Mystery of Atlantis – 1969) yazarın ülkemizde yayınlanan kitapları. Berlitz’in Nuh’un gemisi ve Ağrı dağındaki arama çalışmalarıyla ilgili de bir kitabı var.
Sinema tarihçisi, yazar Giovanni Scognamillo’nun 70’li yıllarda Koza Yayınları’ndan çıkan üç kitabı da Kolosimo ve Daniken’in ayak izlerini takip eder: Dünyamızın Gizli Sahipleri, Geleceğimizin Anahtarları, Uzaydan Geldiler.
Ve bu araştırmacı-yazarlara yakıştırdığım İmkânsızlıklar Dedektifi lakabının gerçek sahibi Martin Mystère’e geldi sıra. Ülkemizde aralıklarla da olsa 1984’den beri yayımlanan aynı adlı İtalyan çizgi romanın kahramanı. Alfredo Castelli ve Giancarlo Alessandrini tarafından yaratılan Martin, geleneksel bilim tarafından açıklama getirilemeyen esrarengiz olayları araştıran bir arkeolog, TV programcısı ve yazar. 
Can dostu Java ile – ki kendisi bir Neandertal insanıdır – bir yandan sırları çözmeye çalışırken, diğer yandan da bu sırların günışığına çıkmasını istemeyen statükocu Kara Adamlar örgütüyle mücadele etmektedirler. Şu anda Lal Kitap tarafından aylık olarak yayınlanan Martin Mystère maceralarını okurken, yukarıda bahsi geçen yazarların eserlerine konu olan her gizemin karşınıza çıkacağını garanti ederiz.
